1971 yılında yaşadığı 6,8 şiddetinde depremle, ekonomik olarak da sarsılan Bingöl’ün, bugün ki döviz tabanlı ekonomisinin temelleri ise1989 yılında Berlin duvarının yıkılmasıyla oluştu.
1960’lı yıllarda yaşadığı işçi problemi ile Türkiye dâhil birçok ülkeden işçi isteyen Almanya’ya Bingöl’den de çok sayıda başvuru yapıldı. Döviz tabanlı ekonomisini o yıllarda oluşturmaya başlayan Bingöl’de1971 yılında yaşanan deprem her açıdan büyük yıkımlara neden oldu. 22 Mayıs 1971 yılında 6,8 şiddetinde deprem ile sarsılan Bingöl’de 878 kişi yaşamını yitirirken, 700 kişi ise yaralandı. Bingöl genelinde ise 9111 bina hasar gördü. Günümüzde 71 depremi olarak bahsedilen Bingöl ekonomik olarak tarihini en kötü günlerini yaşarken, Bingöl’ün deprem yaralarını sarması için İŞ-KUR’ da Almanya’ya gitmek için kayıtlı Bingöllü vatandaşlara öncelik verildi.
1971 yılında yaşadığı sarsıntıyla yıkılan Bingöl, 1989 yılında Avrupa’da Berlin’de ki duvarın yıkılmasıyla tekrar toparlanmaya başladı.
Almanya’da Fabrika, Maden ve temizlik gibi sektörlerde çalışan Türk işçiler, kendi kültürleri ve dini inançlarına uygun yiyecek bulmaya zorlanırken, bu alanda ki boşluğu gören girişimcilerin Türk girişimciler yiyecek sektöründe yatırım yapmaya başladı. Evlenmek, borçlarını ödemek için Almanya’ya çalışmaya giden birçok işçi birkaç yıl kaldıktan sonra kesin dönüş yaparken, kalanların birçoğu ise işçi olarak gittikleri Almanya’da işveren olarak yaşamaya devam etti.
Siyasi anlamda tarihi günler yaşayan Almanya’da, doğu Almanya vatandaşlarının batı Almanya’ya kaçmalarını önlemek için yapılan duvar 9 Kasım 1989 yılında yıkıldı. Varşova paktının koruması altında Komünist bir rejim il yönetilen doğu Almanya, NATO birlikleri korumasında ki batı Almanya’ya nazaran sosyal anlamda daha gelenekçi izler taşırken ekonomik anlamda ise oldukça gerideydi. Duvarın yıkılması ile beraber doğuda ki yatırım boşluğunu gören Türk girişimciler arasında, Bingöllü girişimcilerde yer aldı.
Ekonomik ve Sosyal anlamda geri kalmış doğu Almanya’da lokanta açmak dükkân bulamayan girişimciler ilk döner-kebap lokantalarını imbisswagen ismi verilen karavanlarda açtılar.
1960 Yıllardan başlayarak 1971 yılında öncelikli olarak Almanya’ya giden birçok Bingöllü vatandaş kesin dönüş yaparken, kalanların çoğu ise yiyecek sektöründe çalışmaya başladı. Çoğunluğunu Bingöl’den Bilaloğlu, kuruca, şaban gibi köylerden Almanya’ya işçi olarak giden gurbetçilerin oluşturduğu işçiler doğu Almanya’ya yerleşerek ilk döner-kebap lokantalarını açtılar. Aile birleşimi hakkıyla Ailelerini de yanına alanlar Almanya’da ve Türkiye’de yaptıkları yatırımlar ile ekonomik anlamda büyümeye devam etti. Duvarın yıkıldığı ilk yılların oldukça zor geçtiği anlatan Bingöllü gurbetçiler ‘‘ duvar yıkıldığında, doğuyu yakından tanıyan arkadaşlarımızın sayesinde, doğu Almanya’da iş yerleri kurmaya başladık. Dönerci açmak için dükkân bulamadığımız için ilk dönercileri Almanca Wagen adı verilen karavanlarda açtık. Duvarın yıkılması ile beraber doğu da’ ki genç nüfus bir anda batıya gitti. Sosyal anlamda geri olan doğuda eğlenecek mekân bulamayan doğu almanlar, Cuma akşamları trenler ve otobüsleri hınca hınç doldurarak batıya giderken Pazar akşamları ise geri dönüyordu. Yiyecek ve eğlence sektöründe bu anlamda bir boşluk vardı. Türk nüfusu olmadığı için buralarda ilk başlarda buralarda kalmak oldukça zordu. Her gün işe gitmek için 270 Km Batıdan doğuya gitmek zorunda kalıyorduk. Oldukça zordu ama o gün ki girişimlerimiz sayesinde ekonomik olarak büyüyebildik.’’ İfadelerini kullandılar.
Nüfus oranına göre yurt dışında yaşayan insan sayısı oldukça yüksek olan Bingöl, döviz kaynaklı ekonomisinin temellerini 1960’larda Almanya’ya işçi götürerek oluşturmaya başlasa da, 1989 yılında Berlin Duvarının yıkılmasıyla, Bingöllü girişimcilerin doğuda açtıkları işletmeler sayesinde güçlü bir hale getirdi.
Ahmet Boydaş
|